
Günümüzde, büyük miktarlarda bilginin saklanabildiği en ileri teknoloji bilgisayarlardır. Bundan 50 yıl önce, oda büyüklüğündeki bir bilgisayarın sahip olabildiği bilgiyi, bugün küçük "disk"ler saklayabilmekte... Ancak DNA ile bilgisayarı karşılaştırdığımızda, insan zekasının asırlardır edindiği bilgi birikimi ve yıllar süren çabaları sonucunda geliştirdiği bu son teknolojinin, daha DNA'nın bilgi saklama kapasitesine yaklaşamadığını görürüz.
DNA, milimetrenin sadece iki milyonda biri kalınlığındadır. Bu olağanüstü inceliğine ve 4 metre uzunluğuna rağmen, DNA şeritleri birbirine dolanmaz. Özel yapısı sayesinde, hücrenin çekirdeğinde mükemmel bir şekilde katlanan DNA, benzersiz bir mühendislik projesi örneğidir. Bilgisayar mühendisleri için olabildiğince küçük parçalarda, olabildiğince büyük miktarda bilgi saklamak ana hedeflerden biridir. Şu anda yeryüzünde bilinen en üst seviyedeki saklama kapasitesi DNA molekülüne aittir. (Werner Gitt, The Wonder of Man, Christliche Literatur-Verbreitung e.V., Almanya, 1999, s. 75.) Microsoft Yazılım Şirketi'nin yöneticisi Bill Gates, The Road Ahead (Ötedeki Yol) isimli kitabında şöyle yazmaktadır:
İnsan DNA'sı, bir bilgisayar programına benzer, ancak bizim şu ana kadar üretebildiklerimizden çok, çok daha gelişmiştir. (Billl Gates, The Road Ahead, Penguin, London, 1996, s. 188. )
Ünlü Amerikan filozofu Prof. Daniel Dennet, Darwin's Dangerous Idea (Darwin'in Tehlikeli Fikri) adlı kitabında DNA'daki bilgi yoğunluğunu şöyle tarif etmektedir:
Bilgisayar çağının "mühendislik harikalarına" alışkın olmamıza rağmen, DNA ile ilgili gerçekleri kavramak çok güç. Molekül boyutundaki bu makineler kopyalama yapıyorlar. Aynı zamanda editörlük yapan enzimler, inanılmaz bir hızla hataları düzeltiyor. Onların yaptıkları işin çapına, hala süper bilgisayarlar bile erişemiyor. Biyolojik makro moleküllerin saklama kapasitesi, günümüzdeki örneklerinin derecelerce üzerinde. (Daniel C. Dennett, Darwin's Dangerous Idea, Touchstone, New York, 1996, s. 151.)
DNA'daki kodların dizilimi, bilgisayar sistemindeki sayı dizisine benzer. Bilgisayar ortamında sayılar bir görüntüyü, örneğin bir bilgisayar oyununu çalıştıran talimatları veya bir kitabın metnini saklayabilir. DNA'da bulunan kodlar da yeni proteinler üretmeye yarayan bilgiyi saklar. (David S. Goodsell, The Machinery of Life, Springer-Verlag, New York Inc., 1993, s. 14.) Ancak hiçbir bilgisayar mühendisi, gözle görülmeyen bir alanda, tam 1 milyon ansiklopedi sayfası kadarlık bilgiyi saklayan DNA'yı taklit edemez. DNA'nın tesadüflerle ortaya çıktığını iddia etmek, en gelişmiş bilgisayarın tesadüflerle ortaya çıkmış olabileceğini iddia etmekten çok daha akıl dışıdır. DNA, tüm açıklığıyla Allah'ın üstün yaratmasının delillerini sergilemektedir.
DNA'daki Dev Bilgi Kapasitesini Anlatan Şaşırtıcı Karşılaştırmalar
Bilim adamları, insandaki genetik bilginin fazlalığını vurgulamak için, ölçü birimleri kullanmak yerine, çeşitli benzetmelere başvurmaktadırlar. DNA'daki bilgi kapasitesinin genişliğini vurgulayan örneklerden bir kısmı şöyledir:
* İnsan genomundaki bilgi, alfabe kullanılarak yazılabilseydi, her biri 1.000 sayfa olan ve her sayfasında 3.000 harf bulunan 1.000 adet kitaba sığardı. (Werner Gitt, The Wonder of Man, Christliche Literatur-Verbreitung e.V., Almanya, 1999, s. 75.)
1.000 kitap x 1.000 sayfa x 3.000 harf = 3.000.000.000 harf ( 3 milyar harf)
* İnsan genomundaki üç milyar genetik harf, tek bir satıra yazılsaydı, Kuzey Kutbundan Ekvatora kadar uzanırdı. Günde sekiz saat, yılda 220 gün daktiloda çalışan bir kişi, dakikada 300 harf yazma hızıyla bu görevi tamamlamak için tam 95 yıl çalışmak zorunda kalırdı. (Werner Gitt, The Wonder of Man, Christliche Literatur-Verbreitung e.V., Almanya, 1999, s. 75.)
* Eğer genetik bilgi, yazılı hale getirilseydi, 160 sayfalık kitaplardan 12.000 adet gerekirdi. 16 MB (megabayt: bilgisayarda 1 milyon adet en küçük bilgi birimi) kapasiteli bilgisayar çipleriyle kıyaslandığında ise, insanın DNA şeridi bundan 1.400 kat daha fazla bilgi saklayabilir. (Werner Gitt, The Wonder of Man, Christliche Literatur-Verbreitung e.V., Almanya, 1999, s. 75.)
* Eğer 2 mm çapındaki toplu iğne ucu, DNA molekülünün kalınlığına sahip bir iplik olana dek çekilerek uzatılsaydı, Ekvator'dan 33 kat daha uzun olurdu. (Werner Gitt, The Wonder of Man, Christliche Literatur-Verbreitung e.V., Almanya, 1999, s. 75.)
* DNA üzerindeki bilgi bir kütüphaneyi dolduracak 100 adet 30 ciltlik ansiklopedi seti alabilecek kapasitededir. (Carl Wieland, "The Marvellous 'Message Molecule'", Creation, Eylül 1995, cilt 17, no. 4, ss. 10–13.)
* DNA'daki bilgiler, kitaplar halinde üst üste konulsaydı, kitapların yüksekliği 70 metre olurdu. Ya da bu bilgilerle, 200'e yakın 500'er sayfalık telefon rehberi doldurulabilirdi.(http://www.ntvmsnbc.com/news/13800.asp)
* İnsan vücudundaki bütün hücrelerin DNA'ları düzleştirilip, uç uca eklenirse yaklaşık 50 milyar kilometre uzunluğunda olacaktır. Bu uzunluk Dünya'dan Güneş Sistemi'nin ötesine ulaşmak için yeterlidir. Işığın, vücudunuzdaki tüm DNA'lar boyunca yolculuk edebilmesi için, yaklaşık 2 gün gerekirdi. (Lee Spetner, Not By Chance, Shattering the Modern Theory of Evolution, The Judaica Press Inc., 1997, s. 30.)
* Genetik uzmanı Profesör Jérôme Lejeune'e göre, Dünya üzerinde yaşayan tüm insanlara ait genetik bilgi, birkaç aspirin tabletinden büyük olmayacak DNA üzerinde saklanabilir. (Carl Wieland, "The Marvellous 'Message Molecule'", Creation, Eylül 1995, cilt 17, no. 4, ss. 10–13; [Jérôme Lejeune, Anthropotes (Revista di studi sulfa persona e la famiglia), Istituto Giovanni Paolo 11, Rome, 1989, ss. 269-270.)
* İnsanın tek bir hücresindeki DNA'da, tam 1 milyon ansiklopedi sayfasını doldurabilecek miktarda bilgi bulunur. Bir kimse kendi genetik bilgisini okumaya kalkışsa buna ömrü yetmez. Her gün, 24 saat boyunca, hiç durmadan, saniyede bir DNA şifresi okuyacak olsa, bu işlemin tamamlanması için 100 yıl geçmesi gerekirdi.
* DNA molekülündeki bilgi yoğunluğunu zihninizde canlandırabilmek için, bir toplu iğne ucuna sığacak miktarda DNA'nız olduğunu varsayın. Şimdi bu bilginin 160 sayfadan oluşan kitaplarda yazılı olduğunu düşünün. Bu kadar küçük miktarda bir DNA içerisinde, 160 sayfalık bu kitaplardan 15 trilyon (15 x 1012) kadar sığabilirdi. Eğer bu kadar kitap elinizde olsaydı ve hepsi üst üste dizilseydi, Dünya ile Ay arasındaki mesafenin (384.000 km) 500 katı kadar mesafeye uzanırdı. Ya da bu kitaplar yeryüzünde yaşayan ortalama 6 milyar insana eşit olarak dağıtılsaydı, her kişiye 2.500 kitap düşerdi.(Werner Gitt, The Wonder of Man, Christliche Literatur-Verbreitung e.V., Almanya, 1999, s. 75.)
Bu örneklerde ifade edilmeye çalışılan uçsuz bucaksız bilgi, her hücrenin çekirdeğinde, gözle görülmeyen bir boyutta depolanmaktadır. Büyük bir kütüphaneye eş değer bilgi depolayan DNA'nın, yaklaşık 100 trilyon hücrede bulunması, bu kütüphaneden 100 trilyon kopya olması demektir. Bu bilgi hazinesini insanoğlunun ulaştığı bilgi seviyesiyle karşılaştırmak istersek, örnek verebileceğimiz benzer bir büyüklük bulamayız. Bir de bu miktarı, Dünya üzerinde şu anda yaşayan 6 milyar insan ve beraberinde yaşayıp ölmüş milyarlarca insan sayısıyla çarparsak, karşımıza kavranması güç büyüklükte, uçsuz bucaksız bir bilgi miktarı çıkar. Üstelik burada sadece insanın genetik bilgisinden bahsetmekteyiz. Bir de yeryüzünde gelmiş geçmiş milyonlarca canlı türünün genetik bilgisini dikkate alırsak, bu miktar aklın sınırlarını zorlayan boyutlara ulaşır. Her türlü bilginin sahibi Allah'ın DNA'da tecelli eden ilmi, tesadüf iddialarını yerle bir etmektedir.