Sayfalar

19 Mart 2010 Cuma

Kambriyenin Ekolojisi ve Aniden Ortaya Çıkan "Avcılar"


Kambriyen canlılarının en göze çarpan özelliklerinden birisi, kompleks bir av-avcı ilişkisi sergilemeleri, gelişmiş saldırı ve savunma organlarına sahip olmalarıdır. Kambriyen öncesinde bu gibi yapılardan eser bulunmadığı halde Kambriyen canlılarının böylesine gelişmiş silahlarla donatılmış olmaları, komplekslikte ani ve kapsamlı bir gelişme anlamına gelmektedir.

Kambriyen canlılarının donanmış oldukları savunma sistemleri Kambriyen ekosisteminin çok gelişmiş olduğunu ortaya koymaktadır. Bristol Üniversitesi'nden paleontolog Derek E.G. Briggs, Kambriyen canlılarından Anomalocarid'in kompleks sistemlerine atıfta bulunarak konu hakkında şu yorumu yapmaktadır:

Anomalocaris gibi canlılar, erken Kambriyen'de dahi çok gelişmiş, büyük, iyi uyum sağlamış avcılar bulunduğunun belirtisi. Bu da Kambriyen ekosistemlerinin günümüzde gördüklerinizden o kadar farklı olmadığını gösteriyor. Yaşam alanlarını farklı organizmalar dolduruyordu ama bunların yapılanması aynıydı. (http://www.findarticles.com/p/articles/mi_m1200/ is_n9_v146/ai_15811436)

Nanjing Jeoloji ve Paleontoloji Enstitüsü'nden Jun-yuan Chen ise benzer bir değerlendirmesinde, hızla ortaya çıkıp büyüyen Kambriyen ekolojisinin günümüzdeki gibi gelişmiş olduğunu ifade etmiştir:

[Kambriyen'de] Oldukça gelişmiş seviyede bir ekosistem vardı. Besin zinciri günümüzde olduğu kadar karmaşıktı. (http://www.findarticles.com/p/articles/ mi_m1200/is_n9_v146/ai_15811436)

Kambriyen'de aniden ortaya çıkan bu "avcılar", kademeli gelişim anlayışına dayalı Darwinizm'le çok açık bir çelişki ortaya koymaktadır. Kademeli gelişim ve sayısız ara-geçiş formu varsayımlarını esas alan Darwinizm, fosil kayıtlarında çoğu canlının eksik, kusurlu, işlevsiz biyolojik yapılara sahip olmasını, Kambriyen'deki kompleks saldırı ve savunma sistemlerinin işe yaramayan, yarım kalıntılarının bulunmasını gerektirir. Oysa bu canlılar tam fonksiyonel ve eksiksiz yapıdaki donanımlarıyla "aniden" yaratılmışlardır. Evrimci yazar Richard Monastersky, kademeli gelişim varsayımlarının bu konuda nasıl boşa çıktığını şöyle açıklamaktadır:

Başlangıçta insanlar Kambriyen'i, ekosistemlerin gelişiminde erken bir aşama olarak değerlendirdiler. Yırtıcılığın çok iyi gelişmiş bir strateji olmayacağı tahmin ediliyordu. Bu teoriye göre en erken yırtıcılar, nispeten basit canlılar olarak başlayıp, daha sonraları milyonlarca yıllık bir süreçte daha gelişmiş özellikler evrimleştiren canlılar olacaktı. Yırtıcılar, saldırı silahlarına ilaveler yaptıkça, avlar da gelişmiş savunma sistemleri geliştirecekti. Ancak fosiller, silahlanma savaşının, Kambriyen patlamasında neredeyse bir gecede hızlandığını gösteriyor. Chengjang faunasında, geniş çeşitlilikte, koruyucu zırhlar sergileyen, sert kabuklu ve uzun omurgalı canlılar büyük artış göstermişti. Benzer şekilde Anomalocarid, bir dizi, müthiş beslenme araçlarıyla sahnede yerini almıştı.(http://www.findarticles.com/p/articles/ mi_m1200/is_n9_v146/ai_15811436)

Kambriyen faunası, ortaya koyduğu komplekslikle evrim teorisinin iddialarını kesin ve net bir şekilde çürütmüştür. Çünkü evrim teorisi, tür seviyesinde olduğu gibi, faunalarda da basitten komplekse doğru gelişim gerektirmektedir. Milyonlarca yıl önce yaşamış canlıların faunalarını keşfeden paleontologların, bunları canlıların birbirleriyle ve çevreleriyle olan ilişkileri açısından basitten komplekse doğru dizebilmeleri, iddia edilen evrimi delillendirebilmeleri gerekmektedir. Ancak Darwinizm, böyle bir evrimin varlığına dair tek bir delil bile getirememiştir.

Kambriyen faunası gibi kompleks bir fauna, jeolojik katmanlar boyunca alttan üste doğru sıralanmış daha basit faunaların ardından değil, özgün ve izole olarak ortaya çıkmıştır. Bir insanın tüm bu gerçekler karşısında akılcı ve dürüst olarak söyleyebileceği tek şey, Kambriyen faunasını tüm kompleksliğiyle Yüce Allah'ın yaratmış olduğudur.